7 Haziran 2010 Pazartesi

curehead'S

arkama yaslanıp gözlerimi kapamam gerekiyor bazı kelimeleri duyunca.duygu seli gözlerime,beynime,damarlarıma hücüm ettiğinden kaybolmamam lazım.eskiden olduğu gibi.nostoljiyi yakalayıp bi sürü yosunlaşmış hikaye anlatabilirim yaşlı bi bilge gibi ama ben sadece bu anılardaki duyguyu aktarmaya razıyım.
bu içinde altın barındırırmış gibi parlayan sarı renkli acı sıvı kanınıza karıştığında ortaya çıkan katıksız yaşam formunu tanımak lazım.acılar içindeki bi hayvanın ağlamasına benzer bir gülüş,dizlerinin üstünde durup beyninin ellerinde olduğu hissi ya da çevredeki tüm insanları sevdiğinize dair o korkunç duygu.evet bunların hepsi sizsiniz ve bunu siz yarattınız.tamam yine de bu geçici duygu hayatın sonu gibi gelmese de sabah kalktığınızda ve terliklerinizi bulamadığınızda yaşayacağınız kim olduğunuzu kavrayamama durumu oldukça gerçekçidir.
kendinizi tanımlamak mı istiyosunuz 1 tane çaKın,kendinizi tanımlamaktan kaçıyosanız en az 3ten başlayın.bu durumda gerçekler bi işe yaramadığından mazeretlerde hayattaki konumunu kaybetmiş oluyor.bu durumda sabah bazı şeylerin kaybolmaya başladığından yakınmamaya başlayabilirsiniz belki.
"bir kız yanı başımdayken bağırıyor.hayır fısıldamıyor bağırıyor.duymak istemiyorum onun dediklerini çünkü benim bağırarak söylediğim şeyler daha güzel kalsın istiyorum.biraz içinde altın barındırırmış gibi parlayan sarı renkli acı sıvıdan tadabilseydim durumumun vehametini görmezden gelebilirdim.ama hayır herşey illa çok gerçekçi olmak zorunda."
bu bir bilgeden alıntıdır.bir hayat dersidir ve bu yazının özeti niteliğindedir.
her ne kadar konunun özetini kendim belirttikten sonra yazıya devam etsem de bu küçük acı ama tatlı sıvı hakkındaki düşüncelerim bitmedi.bazen tam olarak kendimi tanımlayamadığım bi yerdeyken özellikle,içkileri koklarken buluyorum.koklamak bazen daha derin bi etki bırakabilir çünkü henüz bilinciniz ellerinizden kaymamıştır.ama tabi ilerleyen saatlerde burun hücrelerinizi rahat bırakıp o sıvıyı tatmanız daha mantıklı olcaktır.sadece bu tatma durumunu fazla abartırsanız hayatınız başkaları tarafından adrenalin eşliğinde izlenmeye başlar ki bu durum en başta sizin açınızdan kötüdür.o kaygan zeminde bi süre başarıyla durduktan sonra gözlerini bi türlü tanıyamadığın yatağında,yanında bi kusmuk kovasıyla açmak en az annenizin sizi onun tasvip etmediği bişey yaparken yakalaması kadar kötüdür.hatta bundan daha kötü bir senaryo ise bi kaç kişinin birden bilinç kayması yaşaması ama bunlardan bi tanesinin birden ayılması ve o andaki durumdan kaynaklanacak felaketleri sezmesidir.asla içkiliyken bir anda ayılmamak gerekir[hayat dersi n0:1]nedeni;harikalar diyarında gezerken göremediğiniz bi çukura düşüp gerçekler diyarına girmenin her zaman kötü olmasıdır.kim olduğunuzu anlamanız için bi daha içmeniz gerekebilir ki bu da olası bi kısır döngünün başlangıcıdır.
kendinizi bir "x" gibi hissetmemek için yapabileceğiniz bi kaç şeyden birisi midir içmek bilmiyorum ama bu soruyu sorduğunuzda kendinize yumruk atmıyosanız büyük bi problem yok demektir.önemli olan;bi yandan hayatın saçmalığını baz alıp hayata doğru saçmalarken bi yandan da hayatta kalmanızın önemini unutmamak sanırım.yine de her durumda bu konuda yazı yazmaktan daha iyisini yapıyor olabilirsiniz tabi.iyi şanslar..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder